• Anasayfa
  • Hûd  suresi
  • Hûd  97
  • Hûd Suresi 97. Ayet Meali

    إِلَىٰ فِرْعَوْنَ وَمَلَإِي۟هِۦ فَٱتَّبَعُوٓا۟ أَمْرَ فِرْعَوْنَ ۖ وَمَآ أَمْرُ فِرْعَوْنَ بِرَشِيدٍ
    İlâ fir’avne ve melâihî fettebeû emre fir’avn(fir’avne), ve mâ emru fir’avne bi reşîd(reşîdin).
    (96-97) Andolsun, biz Mûsâ’yı âyetlerimizle ve apaçık bir mucize ile Firavun’a ve onun ileri gelen adamlarına peygamber gönderdik de ileri gelenler Firavun’un emrine uydular. Hâlbuki Firavun’un emri doğru değildi.
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: (96-97) Andolsun, biz Mûsâ’yı âyetlerimizle ve apaçık bir mucize ile Firavun’a ve onun ileri gelen adamlarına peygamber gönderdik de ileri gelenler Firavun’un emrine uydular. Hâlbuki Firavun’un emri doğru değildi.
  • Diyanet Vakfı: (96-97) Andolsun ki Musa´yı da mucizelerimizle ve apaçık bir delille Firavun´a ve onun ileri gelenlerine gönderdik. Fakat onlar Firavun´un emrine uydular. Oysa Firavun´un emri doğru değildi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Firavun´a ve onun ileri gelenlerine; onlar, Firavun´un emrine uydular. Oysa Firavun´un emri akıllıca değildir.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Firavun´a ve cemaatine. Bunlar Firavun´un emrine uydular. Halbuki Firavun´un emri hak değildir.
  • Ali Fikri Yavuz: (96-97) Şânım hakkı için, biz Mûsa’yı da Firavuna ve kavminin ileri gelenlerine mûcizelerimizle ve apaçık Asâ hüccetimizle gönderdik de, onlar, Firavun’un emrine uydular. Firavun’un emri ise hak değildi (sapıklıktı.).
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Fir´avne ve cem´ıyyetine de bunlar, Fir´avnin emrine tabi´ oldular, Fir´avn emri ise reşîd değildir
  • Fizilal-il Kuran: Onu Firavun´a ve yandaşlarına gönderdik. Yândaşları Firavun´un emrine uydular. Oysa Firavun´un emri doğruya iletici değildir.
  • Hasan Basri Çantay: (96-97) Andolsun ki biz Musâyı da Fir´avna ve onun ileri gelenlerine mucizelerimizle ve apaçık bir hüccetle gönderdik de yine onlar Fir´avnın emrine tâbi oldular. Halbuki Fir´avn´ın emri hiç de salâhiyyetli ve dürüst değildi.
  • İbni Kesir: Yine de onlar Firavun´un emrine uydular. Oysa Firavun´un emri hiç de doğru değildi.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Fir´avun´a ve onun ileri gelenlerine. Onlar ise Fir´avun´un emrine uydular. Halbuki, Fir´avun´un emri doğru değildi.
  • Tefhim-ul Kuran: Firavun´a ve onun önde gelen çevresine. Onlar Firavun´un emrine uymuşlardı. Oysa Firavun´un emri doğruya götürücü (irşad edici) değildi.